Si duermes en el tren, perderás tu estación; si duermes en la estación, ¡perderás tu tren! Puedes controlar tu destino solo cuando estés despierto!

Hangi istasyonda ve hangi saatte beklemen gerektiğini, hangi treni alman ve gerektiğinde başka bir hat, başka bir tren almak için ne zaman nerede o trenden inmen gerektiğini bildiğin sürece zeki bir gezgin olarak kabul edileceksin!

Hayatının trenini kaçırmak diye bir şey yoktur! Yaşam çok zengin ve çok cömerttir; sana her zaman yeni fırsatlar sunar! Kaçırılmamış olan, çok geçmeden kaçırılmış olanın yerini alır!

Trenler her zaman durağına varırlar. Soru şudur: Hangisine binmeli?

Eğer trende uyursan durağını kaçırırsın; eğer durakta uyursan trenini kaçırırsın! Kaderini yalnızca uyanıkken kontrol edebilirsin!

Eğer yanlış treni alıp orada kalmakta ısrar edersen, iyi yaşamı ve doğru yolu yalnızca pencerenden göreceksin ve yalnızca bulanık bir şekilde!

Bazen doğru treni beklemek doğru değildir! Durakta çürümektense herhangi bir trene bin! Bir başka deyişle, gerçekçi ol!

Tren, bir durağa âşık olabilir, fakat gitmelidir ve gider! Tren gibi olma; âşık olduğun durakta kal, hiçbir yere gitme!

İneceğin durak, bindiğin trenden daha önemlidir çünkü hiç kimse trende kalmaz!