Seyahat etmek, kendimizi evrene takdim etmenin en iyi yoludur!

Bu evrende ayakta kalmak mı istiyorsun? O halde sen seçeneksiz pozisyonundasın! Güçlü olmaktan başka bir seçeneğin yok, umutlu olmaktan başka bir seçeneğin yok, akıllı ve meydan okuyucu olmaktan başka bir seçeneğin yok!

Evrene bak! Ne görüyorsun? Bir düzen mi? Sakinlik mi? İlahi bir huzur mu? Seni aptal! Seni cahil! Orada galaksiler çarpışıyorlar, güneşler patlıyor, kara delikler yıldızları yutuyorlar! Evrene tekrar bak! Ne görüyorsun? Bir düzensizlik mi? Bir kaos mu? Vahşi olan bir şeyler mi? Bir cehennem mi? İşte şimdi gerçeği görüyorsun!

Evrende senden daha büyük güçler olduğu sürece savaşmaya devam edeceksin!

Bilgelik, zihninin içine girdiği gizemli bir evren değil fakat gizemli bir evrenin zihnine girmesidir

Evren korkutucudur; bir koruyucuya ihtiyacımız var ve titiz bir zihin en iyi koruyucudur; o, bizi her zaman koruyan dikkatli bir köpek gibidir!

Büyük adam, bu evrende küçüklüğünün farkında olan adamdır! Büyüklük ilk önce gerçeğin kabulüyle başlar.

Kahvaltı ya da yemek zamanı gibi düşünme zamanın da olmalı! Yemeden ve düşünmeden varoluşa yapışamayız, bunlarsız bu evrenin limanında kalamayız!

Biz neyiz? Biz düşünen bir evreniz!