#Kultur
Quotes about kultur
Kultur, a term that resonates deeply across various societies, embodies the essence of collective identity, shared values, and the rich tapestry of human expression. It represents the customs, arts, social institutions, and achievements of a particular nation, people, or other social groups. At its core, kultur is about the stories we tell, the traditions we uphold, and the ways in which we connect with one another through shared experiences and heritage. People are drawn to quotes about kultur because they encapsulate the wisdom and insights of diverse civilizations, offering a window into the soul of humanity. These quotes often serve as a bridge between the past and the present, reminding us of the enduring power of cultural heritage in shaping our worldviews and personal identities. In a rapidly globalizing world, where cultures continuously intersect and evolve, quotes about kultur provide a moment of reflection and appreciation for the unique and universal aspects of human life. They inspire us to celebrate diversity, foster understanding, and cherish the rich mosaic of traditions that define our global community.
...kültürel çeşitlilik olgusu yadsınır; yaşamımızı düzenleyen normlara uymayan ne varsa kültürün dışına, doğaya atılması yeğlenir.
Medeniyet, birbiriyle kavga etmeden ayrı fikirlerde olabilme yeteneğini geliştirmiş toplumların yaratmış oldukları bir kültürdür. Bu kültürün en önemli özelliği bilimi oluşturmalarıdır; zira bilim gözleme ve tenkide dayanır.
Der Punkt ist, dass Feldexkursionen häufig eher ein Versuch des Forschers sind, eigene, sehr persönliche Probleme zu lösen, als dass sie dem Bemühen entspringen andere Kulturen zu verstehen.
Kendini her zaman başka kültürlerin penceresinden görmeye çalış; ancak o zaman kendi kültürünü sorgulamaya başlarsın! Ve özgürlüğe giden yol her zaman samimi sorgulamadan başlar!
Her kültürde iyi şeyler vardır ve bir kültüre saygı duymak yalnızca o kültürdeki iyi şeylere saygı duymak anlamına gelmelidir! Bir kültüre bir bütün olarak saygı duyarsan o kültürdeki kötü şeyleri teşvik edersin ve bu ciddi bir hatadır!
Kültür, büyük ölçüde, insanların iç yaşantısıyla alâkası olmayan dış etkenli hadiseler ile belirlenir.
İlkel ve soyutlanmış kabileler bize stabil görünürler; çünkü rahat ve müdahale edilmeyen koşullarda değişim oldukça yavaştır.
(...) Ama diğer yandan, "herkes kendi alışık olmadığı şeye barbarlık der". Oysa ne kadar acayip, sarsıcı, hatta başkaldırtıcı görünürse görünsün, bağlamına yerleştirilirse, iyi yönlendirilen bir aklın açıklayamayacağı inanç ya da örf ve âdet yoktur.
Kuyumculuk ve mücevheratçılık, insanların muhayyilesinin kendini özgür zannettiği sanatlardır küşkusuz. Ama en ipe sapa gelmez fanteziler bile, dünyanın bir parçası olan ve dünyayı dışarıdan tanımadan önce, salt yaratıcılık ürünü eserler verdiğini zannederek dünya gerçekliklerinin birkaçını kendi içinde seyre dalan insan zihninin ürünüdür. z